22 Nisan 2012 Pazar

Hava durumunu duzenleyen arkadasa acik mektubumdur

Turk gibi basla, Ingiliz gibi bitir diye bosuna dememisler. Bloguma geri donusumun ilk iki gununde %200 verimle yazip sonra onbir ay terk edicem yine! 

Neyse, sorunum su ki, dun kisacik sortlar kolsuz bluzlarla okulumun bahcesinde zip zip ziplarken (deli degilim, bahar senligi vardi, ve hayatimda ilk defa boyle bir seyde cok eglendim) bugun sagnak yagmur yagmasinin hicbir anlasilir tarafi yok. Ruh halimin biiir o tarafa bir bu tarafa savrulmasi bir yana dursun, yazlik ve kislik kiyafetlerimi bavula koyup cikarmaktan bitap dustum. Bunu da odamin halini gormeden anlayamazsiniz belki ama hayir, her seyi disari cikarinca bana nefes alacak yer kalmiyor.

Aslinda cogu insan(ogrencigil) boyle huzunlu havalari sever, ders calismak "zorunda" kaldigi icin. Ben de bir yere kadar katiliyorum buna, gunesin yuzunu gostermesiyle enerjim tavan yapiyor cunku. Ama ne oluyor? Kazan-kazan durumu: enerjimi spor salonunda 1 saat kosarak harciyor, gunun geri kalaninda faydali isler yapiyorum. Hava boyle kasvetli olursa da gozum pijamalarima, aklim laptopumda film izleyip sicak cikolata icmeye gidiyor. Gunun birinde cok zekice bir sey dusunursem bunun yagmurlu bir gunde olacagindan suphem var. 

Demem o ki, hazir havalar duzelmisken, ve bu sene zaten hic de oyle cok soguk olmamisken, kirmayin beni, hatta bizi. Islak fare gibi dolasmaktan biktik, gunes istiyoruz. 

Bu arada, dreamy playlist'e tiklayiniz. Muzik tavsiye ederken cok cekinirim, herkesin zevki binbir turlu nihayetinde ama uzun zamandir bu kadar begendigim bir sarki toplulugu (*) olmamisti. 

*zira yazariniz bazi "seylere" Turkce, Ingilizce, Fransizca ve bilimum baska dillerde ne diyecegini bilemiyor. 

TGIF'in Pazar versiyonu var miydi? 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder